01 Kasım 2022
2022 yılında tecrübelerinize neler kattınız?
Pandemi sonrası hem dünyada hem Türkiye’de belirsizlikler arttı. Gelişmiş ülke ve gelişmekte olan ülke deneyimleri birbirine geçti. Özellikle enflasyon dinamikleri bizim son zamanlarda alışık olduğumuz sınırların çok dışına çıktı. Böyle olunca da, özellikle Türkiye deneyiminin yurt dışı pazarlarda daha da çok öne çıktığını gördük. Farklı alanlarda uygulamalarımızı anlamak için arayanların çok olduğu bir sene oldu.
2022 yılı içinde en çok hangi gelişmeler sizi zorladı?
Bu sene için finansallar harici ama bunlarla birlikte kuvvetli iki odak noktamızdan biri ESG (Environmental, Social, Governance) yani Çevresel, Sosyal, Kurumsal Yönetişim; diğeri ise dijitalleşme oldu. Bu trendlerin kalıcı ve önümüzdeki dönemdeki başarıyı belirleyici olacağına inanıyorum. Global olarak “Diageo Ekosistem 2030: İlerlemenin Ruhu” programımız var. 25 ana başlıkta kendimize koyduğumuz hedeflerimiz bulunuyor. Türkiye Diageo / Mey|Diageo olarak da hem çevresel alanlarda hem de kapsayıcılık ve çeşitlilik alanında geniş kapsamlı programlarla ilerliyoruz. Bunlara göre; inovasyon ve yatırım da dahil tüm faaliyetlerimizi bu gözle adapte ediyoruz. Liderlik ekibimizdeki kadın oranı yüzde 50. Diageo’nun bize iletmiş olduğu Ekosistem 2030 hedefleri arasında yer alan yönetim kademesinde yüzde 50’lik temsil dengesi hedefini 10 yıl önceden sağlamış olduk. Türkiye’de de UNGC imzacısıyız ve iki yıldır düzenli olarak Sürdürülebilirlik Raporumuzu yayınlıyoruz. Mart 2022 itibarıyla bütün ana lokasyonlarda toprağa sıfır atık belgesini aldık. Yine bir örnek olarak paylaşmak isterim: Alaşehir’in Şahyar bölgesinde belediyeyle ortak bir çalışmaya başladık. Bu projede bağlardaki taşkın sulamayı damla sulama altyapısıyla değiştirip yüzde 50 su tasarrufu sağlayacağız. Bu sene 59 hektar bağa ulaşıldı ve 15 bin m3 su tasarrufu sağlandı. Aynı zamanda; bu sistem sayesinde bağlar kuraklığa karşı daha dayanıklı, üzümün kalitesi daha yüksek olacak. Bu projeyi satın alma yapıp yapmadığımıza bakmadan bütün bağlarda uyguluyoruz. Diğer odak alanımız dijitalleşmeyi de tüm süreçlerimizde hızla hayata geçiriyoruz. Ben kurumumuzda dijitalleşmeden de sorumluyum. Senede yaklaşık 20’si büyük 70’e yakın projeyi tamamlıyoruz. Satış kanalımızda, üretim tesislerimizde, ürün tahmin planlamamızda süreçlerimizi yapay zekâ ve makine öğrenmesi algoritmalarıyla güncelledik ve güçlendirdik. Çalışanlarımızı robotik süreç otomasyonlarıyla tekrarlayan, rutin işlerden kurtarıp, onların katma değeri yüksek işlere kanalize olabilmelerini sağladık. Çalışan deneyimini artıran süreçler tasarladık.
Yıl içinde çalışma şekliniz hibrit miydi? Bunun olumlu ya da olumsuz hangi etkilerini gözlemlediniz?
Yılın büyük kısmında hibrit olarak çalıştık. Hibrit çalışmanın hem avantajlı hem de dezavantajlı yanları oluyor. İstanbul gibi trafiğin yoğun olduğu bir yerde evden çalışmanın büyük zaman kazancı var. Öte yandan, ofiste yüz yüze çalışmanın artıları tabii ki tartışılmaz. Yeni işe başlayanların da ofiste beraber zaman geçirmesinde çok fayda oluyor.
Yıl içinde okuduğunuz kitap, seyrettiğiniz film, gezdiğiniz yerler arasında sizi en çok etkileyenleri nedenleriyle paylaşır mısınız?
Ben biyografileri/otobiyografileri veya gerçek hayat öykülerinden esinlenmiş eserleri çok seviyorum. Öğreneceğim çok şey içerdiklerini düşünüyorum. Bu sene yayınlanmamış olsa da, 2022’de severek okuduğum kitaplardan örnek vermek gerekirse; biri Walter Isaacson’ın Leonardo Da Vinci isimli kitabı, diğeri ise Murakami’nin Koşmasaydım Yazamazdım. Her ikisi de bana hayatta tutkunun ve yılmadan hedefinin peşinde gitmenin önemini bir kez daha hatırlattı.