01 Şubat 2022
Kömür, alkollü içkilerde ÖTV arttıkça kaçak üretime yönelik talebin de yükseldiğini belirterek, bunun önüne geçebilmek için ÖTV'nin optimum noktada dengelenmesi gerektiğini söyledi.
Mey Dieageo CEO’su Levent Kömür, alkollü içkilerde ÖTV tutarı arttıkça kaçak üretime yönelik talebin de yükseldiğini belirterek, bunun önüne geçebilmek için ÖTV’nin optimum noktada dengelenmesi gerektiğini kaydetti.
Türkiye Gıda Dernekleri Federasyonu (TGDF) tarafından hazırlanan 2023 Yılına Doğru Alkollü İçkiler Sektör Raporu’nda da alkollü içkilerde ÖTV oranı yükseldikçe kaçak üretimin arttığına dikkat çekilirken, bunun da enfl asyonist etki yarattığı bildirildi. Sektördeki gelişmeleri ve TGDF raporunu değerlendiren Kömür, bütçe gelirlerindeki alkollü içki ÖTV kaleminin satış miktarını değil, üretilip bandrol almış ürün miktarını gösterdiğini söyledi.
Dünya gazetesinde yer alan habere göre, 2020 yılında 207 milyar liralık ÖTV tahsilatının 16 milyar lirasının alkollü içkilerden sağlandığını kaydeden Kömür, 2021 yılında ise bütçede 17 milyar 900 milyon liralık tahsilat beklenmesine rağmen tahsilatın 22 milyar 785 milyar lira düzeyinde olduğunu aktardı. Kömür, ÖTV gelirindeki yükselişin, tüketimden kaynaklanmadığını, bir kısmının vergi artışı, bir kısmının ise üretim artışı kaynaklı olduğunu söyledi.
Kömür, rakının son yıllar üretim ortalamasının ise önemli bir değişiklik göstermediğini ifade etti.
Her türlü bilimsel verinin, vergi oranı yükseldikçe kaçak ürünlere yönelik talepte artışa işaret ettiğini söyleyen Kömür, "Son dönemlerde maalesef kaçak üretilmiş ürünler kaynaklı ölümler giderek artış gösteriyor. Bu sebeple bir kişinin bile hayatını kaybetmesi çok önemli bir konu" diye konuştu.
TGDF tarafından hazırlanan raporda ise Emniyet Genel Müdürlüğü’nün özellikle son 10 yıllık zaman diliminde yüzbinlerce şişe kaçak ürün yakalamasında vergi artışının etkisi olduğu vurgulandı. Raporda, benzin fiyatlarındaki artışın kelebek etkisiyle farklı sektörlerde fiyatı yükselttiği kaydedilirken, alkollü içeceklerdeki fiyat artışının da kaçak ekonomisine daha fazla geçişe neden olduğu belirtildi.
Kömür’ün, Sayıştay raporunu kaynak göstererek verdiği bilgilere göre özellikle 2015 yılından itibaren etil alkolden kaçak yollarla üretilen rakı miktarında ciddi artış olurken, resmi üretilmiş rakının yarısına yaklaştığı hatta 2018’de yarısını bile geçtiği görüldü. 2015 yılında 39 milyon litre yasal rakı arzına karşılık 5.3 milyon litre etil alkol kaynaklı rakı üretildiği tespit edilirken, 2017’de resmi arz 37 milyon litreye düşüyor. Buna karşılık aynı yıl kaçak rakı üretimi ise 14.1 milyon litreye çıkıyor.
Takip eden 2018 yılında ise 35.9 milyon litrelik resmi üretime karşılık kaçak üretim 15.9 milyon litre oluyor. 2019 yılında resmi arz miktarı 27.7 milyon tona kadar düşerken, kaçak rakı miktarı 18.3 milyon litre ile resmi üretimin yarısından fazla bir seviyeye çıkıyor. 2020 yılında ise 30.3 milyon litrelik resmi üretime karşılık 13.4 milyon litre kaçak üretim olduğu hesaplandı.