13 Ağustos 2023
Kültür sanat etkinlikleri, son yıllarda özellikle ekonomik kriz nedeniyle büyük problemler yaşıyor. Sadece lojistik maliyetleri bile sahne sanatları için dudak uçuklatıcı boyutlara ulaşıyor. İsmini sponsor olarak git gide daha çok gördüğümüz Mey | Diageo, tiyatrodan müziğe, edebiyattan bireysel desteklere kadar birçok yatırım yapıyor. Ancak Mey|Diageo Genel Müdürü Levent Kömür, bu yatırımların en önemli etkisinin toplumun değişimine yönelik olduğunu vurguluyor. Ürünlerinin reklamını yapamayan, ismini söyleyemeyen, neredeyse renklerini bile kullanamayan ideolojik baskı altındaki sektör, yine de sektöre desteğini sürdürüyor. Biz de hem bu yatırımların nedenini hem de sofra kültürünün başlı başına bir öğesini konuştuk…
Mey | Diageo’nun kültür-sanat yatırımlarına gittikçe artan ilgisinin nedeni ne?
İnsan uygarlığının geldiği bu noktada, hem bireysel hem de kurumsal olarak hepimiz bilim, sanat ve hayallerden beslenen bir umut ortaya koymak zorundayız. Işıklarını dünyaya yansıtan sanatçılar hepimize umut olurken biz de tarafımızı belli etmek ve bizlere umut verenlere, yani sanatçılara ve sanata bir nebze olsun yoldaşlık etmek için sanatın sürdürülebilirliğini destekliyoruz.
Evet, kültür ve sanat bizim için bir sürdürülebilirlik meselesi. Çünkü bizim işimiz sosyalleşme. Kültür ve sanat da sosyalleşmenin hem kaynağı hem sonucu hem de sürecinde önemli rol oynayan insan yaratıları, davranış biçimleri, öğretileri... Bir yandan da bu eylemlerimizle diğer özel sektör kurumlarını da aynı şekilde davranmak için özendirmek ve cesaretlendirmek gibi bir yan amacımız var.
Mey | Diageo da bir “kültür temsilcisi” sayılır mı?
Elçiden çok “izleyicisi, yoldaşı, cesaretlendiricisi, hayranı” diyebiliriz. Bu bağlamda kendimizi sanata ve sanatçıya yakın hissediyor, kültür-sanata verdiğimiz desteklerin yanı sıra amiral gemisi markamızın şişesinde somutlaştırdığımız mikrofon, bağlama, kâğıt ve kalemle, sanata ve sanatçıya karşı saygı duruşumuzu ölümsüzleştiriyoruz. Biz sanatın birleştirici ve iyileştirici gücüne yürekten inanıyoruz. Sanata yapılan katkıların etkisini ve toplumda yaratacağı değişimi de gerçekten önemsiyoruz.
Bugüne kadar hangi etkinliklere destek oldunuz?
Bizim ana önceliğimiz, etkinliklerden çok sanatçılara destek olmak. Etkinlikler ise bunun için çok etkili araçlar. Bu yıl özelinde bahsedecek olursak... Tiyatro Kooperatifi işbirliğiyle tiyatro profesyonellerine yönelik bir dijital pazarlama eğitimi organize ettik. KüçükÇiftlik Bahçe Tiyatrosu etkinliğinin tek kurumsal destekçisiyiz; ilk günden bu yana, 2020 yılından beri desteğimizi sürdürüyoruz. Sanatın tüm boyutlarıyla geniş kitlelere duyurulması için çalışan Arter’in ilk kurumsal üyesiyiz. İstanbul Modern’in destekçisiyiz. Plumemag’ın kültür-sanat isim sponsoruyuz. Harbiye Açık Hava Tiyatrosu Star Seats, Zorlu PSM Yazarlık Atölyesi, Deniz Yüce Başarır’ın “Elim Kadeh de Tutar Kalem de” isimli podcast serisi, İKSV Caz Festivali, “Eksik” isimli tiyatro oyunu, “Başka Kayda Rastlanmadı: Reşad Ekrem Koçu ve İstanbul Ansiklopedisi Arşivi” sergisi, Marmaris Uluslararası Kültür ve Sanat Festivali de çalışmalarımızdan sadece birkaçı...
Yakın dönemde 11-13 Ağustos tarihlerinde düzenlenen Bergama Tiyatro Festivali, 11-15 Ekim tarihlerinde düzenlenecek Bozcaada Uluslararası Ekolojik Film Festivali ve 14-19 Eylül tarihlerinde düzenlenecek Ayvalık Uluslararası Film Festivali’ni de destekleyeceğiz. Bugüne kadar olduğu gibi “Kültür-sanatı destekleyen bir şirket mümkün” demeye devam edeceğiz.
Yukarıda sizin de saydığınız üzere, tiyatroyla sık sık yan yana görüyoruz sizi. Tiyatronun sizin için önemi ne?
Bizim misyonumuz, bu toprakların sevincini de hüznünü de paylaşma yani sosyalleşme mirasını yenileyerek sonraki nesillere aktarmak. Sevinç ve hüzün deyince insanın aklına tiyatronun sembolü olan gülen ve ağlayan yüzlü mask geliyor hemen. İşte tiyatroyu şirketimizle böyle ilişkilendirebiliriz. Bir de verdiğimiz destekleri, tiyatro sanatçılarına ve tiyatroseverlere bir nevi borç ödeme olarak da görebiliriz. Biz bu sorumluluğu sadece tiyatro değil, bütün sanat dalları için hissediyoruz.